01 Ocak 2024 Pazartesi günü başlayan ve 31 Mart 2024 Pazar günü oy verme işlemlerinin tamamlanması ile sona eren seçim, bütün Türkiye’yi şaşırtan neticeler ile sona erdi.

Hiç tartışmaya girmeden söylememiz gerekiyor ki 31 Mart yerel seçiminin tek kazananı CHP, kaybedenler ise Cumhur İttifakı'nı oluşturan AK Parti ile MHP ama en çok da İYİ Parti oldu.

İşin doğrusu seçim takviminin başladığı gün olan 01 Ocak tarihinden itibaren sahada olan birisi olarak, seçimi kazanan CHP’nin bu kadar büyük oy farkı ile neticeye gideceğini hiç kimse hesap edememişti.

Normal şartlarda 14 Mayıs ve 28 Mayıs 2023 tarihlerinde yapılan her iki seçim öncesi rahmetli Süleyman Demirel’in "Tencerenin değiştiremeyeceği iktidar yoktur" söyleminden yola çıkarak, o tarihte seçmenin genel iktidarı değiştireceği kanaati hasıl olmuştu.

Ancak o günlerde İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’in aylar süren kazanacak aday feryadını kimse duymayınca, aday olan Kemal Kılıçdaroğlu üzerinden söz konusu tencere iktidarı değiştirmeye yetmedi.

06 Şubat 2023 tarihinde yurdumuzun Güneydoğu ve Doğu Anadolu bölgelerinde meydana gelen ve 13 il merkezini direk olarak etkileyen büyük deprem felaketinden 3 ay sonra yapılan seçimde, özellikle depremzede seçmen tavrını tam olarak ortaya koyamamıştı.

14 Mayıs ve 28 Mayıs tarihindeki seçimim üzerinden yaklaşık 9 ay geçti. Geçen bu 9 aylık zaman dilimi içerisinde depremzede vatandaşlarımızın derdine derman olmak yerine, ağırlaşan şartlar dolayısı ile o bölgeye yeterince yardım yapılamadı.

Depremzedeler ile birlikte bir noktadan sonra kaderlerine terk edilen emekliler ile ilgili bir türlü rahatlatıcı tedbirler alınmaması, 31 Mart tarihinde Cumhur İttifakı'nın böyle bir hezimet ile karşı karşıya kalmasına vesile oldu.

Cumhur İttifakı tüm gücünü yığdığı İstanbul’u alamadı, Ankara’da hezimete uğradı. Uzun yıllardır elinde bulundurduğu çok sayıda büyükşehir ve il belediyeleri ile nüfusu milyonlar ile ifade edilen büyük ilçe merkezlerini de CHP’ye kaptırdı.

Türkiye’nin tüm seçim bölgelerinde seçime tek başına giren İYİ Parti'nin yaşadığı olağanüstü hezimet partinin kendi başarısızlığından ziyade, özellikle büyükşehirlerde AK Parti'nin karşısında bulunan ve kazanmaya en yakın partiye doğru yönelmesi İYİ Parti’yi de arada toz duman etti.

İşin doğrusu biz bu seçimde İYİ Parti'nin yüzde 9 ile 11 arasında oy ile 100 civarında belediye kazanacağını düşünüyorduk. Ancak yukarıda belirttiğimiz şekilde AK Parti'nin karşısındaki en güçlü partiye yönelme düşüncesi İYİ Parti'yi oyundan çıkarmış oldu.

31 Mart tarihinde yapılan yerel seçimin genel iktidarı değiştirip değiştiremeyeceği ile ilgili düşüncenin henüz erken olduğunu düşünüyoruz. Elbette ki bu zamana kadar siyasetin finansmanı için son derece önemli olan belediyeleri elinde bulunduran AK Parti'nin, nerede ise tüm büyükşehir belediyelerini kaybetmesi sonucunda sorunlar yaşayacağı da muhakkak.

Siyasette galibiyetin getirdiği kazanımlar olduğu gibi, kaybetmenin getireceği bedel de her zaman vardır. Seçim kaybeden siyasi partilerin yarından itibaren bundan sonrası için nasıl bir karar vereceklerini de birkaç gün içerisinde öğrenmiş olacağız.

31 Mart tarihinde yapılan yerel seçim bir genel seçim olsa, 01 Nisan tarihi itibarı ile TBMM’de iki partili bir sistem oluşacak bu partilerde AK Parti ve CHP olacaktı.

Bu hafta yurt genelinde daha çok devir teslim törenleri göreceğiz. Bu süreçte siyasi partilerin genel merkezlerinin bundan sonrası için ne şekilde bir karar vereceklerini de dakika dakika takip edeceğiz.

Seçimi kazananları tebrik ediyoruz. Kaybedenlerin de fazla üzülmemelerini, eğer siyaseti seviyorlarsa kendilerini fazla üzmemelerini tavsiye ediyoruz.

Çünkü hayat devam ediyor.