Glutatyon molekülü; glutamin, sistein ve glisin aminoasitlerinden oluşan bir peptiddir. Son derece güçlü bir antioksidan olan glutatyon, sürekli oluşan serbest radikalleri ve reaktif toksik maddeleri etkisiz hale getirerek vücudun zarar görmesini engeller. Glutatyon sağlıklı bir vücuda sahip olmak ve vücudu hastalıklardan korumak için çok önemlidir.

Yaşlanma geciktirici özelliğe sahip olan glutatyon vücut tarafından üretilir. Ancak yaşlanma, toksinler, stres, kötü beslenme, ilaç kullanımı, travma ve enfeksiyonlar glutatyonu tüketir. Özellikle 30’lu yaşlardan itibaren glutatyon seviyesi ile birlikte vücuttaki detoks işlevi azalmaya başlar. Bağışıklık sisteminde de zayıflama görülür.

GLUTATYON TEDAVİSİ HANGİ DURUMLARDA UYGULANIR?

Glutatyon tedavisi; detoksifikasyon, cilt beyazlatma, üreme sağlığı, bağışıklık ve hafıza güçlendirme amacıyla uygulanabilir. Glutatyon tedavisi yaşlılık belirtilerini azaltır, vücudun çeşitli hastalıklara yakalanması riskini minimize eder.

Glutatyon tedavisi ile birlikte hastalar daha genç ve canlı bir cilde kavuşurlar. Cilt beyazlamasında etkili olan glutatyon, hücrelerin korunmasındaki ve yenilenmesindeki aktif rolü sayesinde cilt yaşlanmasını geciktirir.

GLUTATYON TEDAVİSİ NASIL UYGULANIR?

Glutatyonun vücuda alınması ve aktif bir şekilde kullanılabilmesi için en etkili yol vücuda damar yolu ile verilmesidir. Toz halindeki madde vücuda verilmeden önce ampuwa ya da saf suyla karıştırılır. Damar yolu enjeksiyonu ile vücuda verilir. Tamamen ağrısız olan prosedür yaklaşık 10 dakikada tamamlanır. Damar yolu ile kana karışan glutatyon hemen vücuttaki serbest radikaller ile savaşmaya başlar. Böylece vücut hücrelerinin korunması sağlanır.

Glutatyon ağız yolu ile alındığında midede etkisini tamamen kaybettiği için uygulamanın ağız yoluyla yapılması söz konusu değildir.

GLUTATYON TEDAVİSİ SONRASI İYİLEŞME SÜRECİ

Glutatyon tedavisinden sonra kişiler normal hayatlarına kaldıkları yerden devam edebilirler. Kaç seans uygulama yapılacağı kişinin vücut yapısına, yaşına ve sağlık durumuna göre değişmekle birlikte genellikle 4-12 seansta hedeflenen sonuçların alınabileceği ifade edilebilir.