CHP Gebze ilçe Başkanlığı, referandumda çalışacak olan ekibini belirledi ve düzenlenen geniş katılımlı referandum Toplantısı’nda partililerine tanıttı.
CHP Gebze ilçe Başkanlığının üyelerine yönelik olarak düzenlediği referandum değerlendirme toplantısı önceki gün parti binasında gerçekleştirildi. Referandumda partililerine nasıl hareket etmeleri, nelere dikkat etmeleri gerektiğine dikkat çekilen toplantıya CHP Parti Meclisi üyesi ve Kocaeli Milletvekili Haydar Akar, Divan Katibi üyesi ve Kocaeli Milletvekili Fatma Kaplan Hürriyet, CHP Kocaeli İl Başkan vekili Lütfü İlhan, İl başkan yardımcıları Hikmet Koçoğlu, Mustafa Kaya, CHP Gebze ilçe Başkanı Recep Dursun, CHP Gebze ilçe Kadın Kolları Başkanı Ülker Yiğit, Gebze Belediyesi Meclis üyeleri Neşe Celep, Yılmaz Bulut, Eşref Emin Güzey, Serkan Davutoğlu, Gebze ilçe Gençlik Kolları Başkanı Esener Eşsiz ve çok sayıda partili katıldı.
DURSUN: SEFERBERLİĞE DAVET EDİYORUM
Programın açılış konuşmasını yapan CHP Gebze ilçe Başkanı Recep Dursun; 15 yıldır her istediğini yapan bir iktidar ile karşı karşıya olduklarını belirterek OHAL içerisinde pek çok demokrasi yıkımının gerçekleştiğini ifade etti. Başkan Dursun, “Böylesine tek adam devleti hevesi içinde olan AKP iktidarı fiilen iki buçuk yıldır başkanlık sistemini yürütüyor.
Türkiye’de ekonomik kriz işsizlik artmış durumda, sanayi iflasın eşiğinde. Yolsuzluk ve yoksulluklarla mücadele etmek için iktidara geldiğini söyleyen AKP sıfır terörle aldığı ülkeyi terör bataklığına sürükledi. Şimdi de Anayasa değişikliğini önümüze getirmektedir. Bir parti sistemi söz konusu olacak ve yasama yargı yürütme tek bir el de toplanacak. Burada hepimize bir görev düşüyor.
Parti içi mücadele ya da yerel-genel bir seçim söz konusu değil. Gelecek nesillere bırakmamız gereken bir sorumluluğumuz var. 16 Nisan’dan sonra bir daha üzülmemek ve çocuklarımızın geleceği için artık sorumluluk alma zamanı geldi. Sizleri seferberlik görevine davet ediyorum” dedi.
Türkiye’de ekonomik kriz işsizlik artmış durumda, sanayi iflasın eşiğinde. Yolsuzluk ve yoksulluklarla mücadele etmek için iktidara geldiğini söyleyen AKP sıfır terörle aldığı ülkeyi terör bataklığına sürükledi. Şimdi de Anayasa değişikliğini önümüze getirmektedir. Bir parti sistemi söz konusu olacak ve yasama yargı yürütme tek bir el de toplanacak. Burada hepimize bir görev düşüyor.
Parti içi mücadele ya da yerel-genel bir seçim söz konusu değil. Gelecek nesillere bırakmamız gereken bir sorumluluğumuz var. 16 Nisan’dan sonra bir daha üzülmemek ve çocuklarımızın geleceği için artık sorumluluk alma zamanı geldi. Sizleri seferberlik görevine davet ediyorum” dedi.
AKAR: ANAYASA DEĞİL, O’NA YASA
Toplantıda konuşan CHP Kocaeli Milletvekili ve PM üyesi Haydar Akar, AKP ve FETO’nun 15 Temmuz öncesinde aynı menzilde olduklarını ifade ederek, o menzilin Cumhuriyeti yıkmak olduğunu dile getirdi.
"Cumhuriyeti hangisinin yıkacağına karar veremedikleri için kavga ettiler"diyerek AKP-FETO kavgasına açıklık getiren milletvekili Akar şöyle devam etti; "1982 anayasası da darbe anayasasıydı. Kurucu meclisin aldığı her kararı darbe konseyi tekrar değerlendirdi ve işine geldiği gibi kararlar aldı. Bütün gücü elinde toplayan bir anayasa oluşturdular.
Tarihimizin cumhurbaşkanın en fazla yetkiye sahip olduğu anayasa 1982 Anayasasıydı. Aslında Anayasaya değil ‘Onayasa’ hazırlanıyor. Bu Anayasa ile en çok Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde problem yaşadık. O anayasa metninin kabul edilmesiyle beraber meclisi bombalayan uçaklara bombalar yerleştirildi, vatandaşı öldüren kurşunlar silahlara sürüldü."
"Cumhuriyeti hangisinin yıkacağına karar veremedikleri için kavga ettiler"diyerek AKP-FETO kavgasına açıklık getiren milletvekili Akar şöyle devam etti; "1982 anayasası da darbe anayasasıydı. Kurucu meclisin aldığı her kararı darbe konseyi tekrar değerlendirdi ve işine geldiği gibi kararlar aldı. Bütün gücü elinde toplayan bir anayasa oluşturdular.
Tarihimizin cumhurbaşkanın en fazla yetkiye sahip olduğu anayasa 1982 Anayasasıydı. Aslında Anayasaya değil ‘Onayasa’ hazırlanıyor. Bu Anayasa ile en çok Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde problem yaşadık. O anayasa metninin kabul edilmesiyle beraber meclisi bombalayan uçaklara bombalar yerleştirildi, vatandaşı öldüren kurşunlar silahlara sürüldü."
BİZİM ANAYASA TEKLİFİMİZ HAZIR
Açıklamasına devam eden Milletvekili Haydar Akar, "KHK’lardan daha kötü ve baskıcı demokrasiden uzaklaştırılan bir anayasa metniyle karşı karşıyayız. Bu sadece CHP’nin problemi değil tüm Türkiye’nin problemidir. Bu ülkede yaşayacaklarsa herkesin arzusu olmalıdır. 1 Kasım’dan önce de 7 Haziran’dan önce de anayasasının değişmesi gerektiğini defalarca söyledik. Seçim barajının kaldırılmasını siyasi partiler kanunun değişmesini ifade ettik.
Sadece anayasayı değiştirmenin bir fayda sağlamadığını söyledik. Anayasaya ‘tarafsız’ kelimesini eklediğimizde o anayasa tarafsız olmayacaktır. Alt yasalarda bir değişiklik olmadığı sürece bunu değiştirmeniz mümkün değildir. Bizim anayasa teklifimiz hazır. Ama CHP’nin bunun bir tasarı olarak teklif bulabilmesi için 184 vekile ihtiyacımız var."
Sadece anayasayı değiştirmenin bir fayda sağlamadığını söyledik. Anayasaya ‘tarafsız’ kelimesini eklediğimizde o anayasa tarafsız olmayacaktır. Alt yasalarda bir değişiklik olmadığı sürece bunu değiştirmeniz mümkün değildir. Bizim anayasa teklifimiz hazır. Ama CHP’nin bunun bir tasarı olarak teklif bulabilmesi için 184 vekile ihtiyacımız var."
15 TEMMUZ’DA PARLAMENTER SİSTEMİ ÖVÜYORLARDI
15 Temmuz darbe girişimi sırasında AKP dahil tüm siyasilerin parlamenter sistemi öven sözler söylediklerini de hatırlatan Milletvekili Akar, "15 Temmuz’da Parlamenter sistemin güçlendirilmesini söylediler. En iyi sistem olduğunu söylediler. Şimdi ne oldu da birdenbire her şey değişti. Devlet Bahçeli sahneye çıktı ve Recep Tayyip Erdoğan’ın aklından geçirmediği başkanlık sistemini gündeme taşıdı. Filli durum var düzeltmek istiyoruz diyordu.
Büyük bir çoğunluk hayır diyecek. Ama evet geçerse ve bunu Erdoğan beğenmezse veya daha fazla yetki isterse ne yapacağız? Tek adam sisteminde terörü, işsizliği önleyebilecek miyiz? Terörü nasıl çözeceğini, ekonomik krizi nasıl halledeceğini, çocuklarımızın işsizlik sorununu nasıl çözeceğini bu süreç içerisinde anlatamayacaklar. Bir de bize terörist diyorlar.
Biz terörist isek Habur’da, Oslo’da ve Dolmabahçe’de siz ne yapıyordunuz? FETO’ya ne istediniz de vermedik derken neyi kastediyordunuz?” açıklamasında bulundu.
Büyük bir çoğunluk hayır diyecek. Ama evet geçerse ve bunu Erdoğan beğenmezse veya daha fazla yetki isterse ne yapacağız? Tek adam sisteminde terörü, işsizliği önleyebilecek miyiz? Terörü nasıl çözeceğini, ekonomik krizi nasıl halledeceğini, çocuklarımızın işsizlik sorununu nasıl çözeceğini bu süreç içerisinde anlatamayacaklar. Bir de bize terörist diyorlar.
Biz terörist isek Habur’da, Oslo’da ve Dolmabahçe’de siz ne yapıyordunuz? FETO’ya ne istediniz de vermedik derken neyi kastediyordunuz?” açıklamasında bulundu.
HÜRRİYET: 15 YILDIR BİR TANE FABRİKA
KURMADILAR, FATURAYI HEP VATANDAŞ ÖDÜYOR
KURMADILAR, FATURAYI HEP VATANDAŞ ÖDÜYOR
CHP Kocaeli Milletvekili Fatma Kaplan Hürriyet, Anayasa görüşmelerinde AKP’nin meclisi nasıl meydan muharebesine çevirdiğini gördünüz. O meclis görüşmeleri bizlere iki yıldır fiili başkanlık adı altında; yaşatılan tek adamlığın, faşizmin ülkeye neler getirdiğini ve yaratılan bu fiili durumun Anayasaya bağlandıktan sonra Türkiye’ye neler getirip neler götüreceği ve nasıl bir Türkiye’de yaşayacağımızın bir fotoğrafıydı aslında.
Fiili başkanlık sisteminin Türkiye’ye faturası ağır oldu. İşsizlik iki yılda 2 puan artmış durumda. Faturalara bakıyoruz, artık el yakıyor ve ödeyemez duruma geldik. Yaşamsal giderlerimizin maliyeti giderek yükseldi. Yoksulluk giderek arttı. İşsiz ordusu 6.5 milyona ulaştı. Çünkü 15 yıldır bir tane fabrika kurmadılar. Sosyal demokrat, akademisyen, bilim insanı, gazeteci yani AKP’li olmayan herkesin tutuklandığı, susturulduğu ve işinden edildiği bir dönem yaşıyoruz. Bütün bunlar bizlere dayatılan iki yıllık fiili başkanlığın faturası. Bu Anayasa geçtiğinde saydıklarımızın faturası iyice kabaracaktır. Yaptıkları ise yapacaklarının garantisidir” dedi.
Fiili başkanlık sisteminin Türkiye’ye faturası ağır oldu. İşsizlik iki yılda 2 puan artmış durumda. Faturalara bakıyoruz, artık el yakıyor ve ödeyemez duruma geldik. Yaşamsal giderlerimizin maliyeti giderek yükseldi. Yoksulluk giderek arttı. İşsiz ordusu 6.5 milyona ulaştı. Çünkü 15 yıldır bir tane fabrika kurmadılar. Sosyal demokrat, akademisyen, bilim insanı, gazeteci yani AKP’li olmayan herkesin tutuklandığı, susturulduğu ve işinden edildiği bir dönem yaşıyoruz. Bütün bunlar bizlere dayatılan iki yıllık fiili başkanlığın faturası. Bu Anayasa geçtiğinde saydıklarımızın faturası iyice kabaracaktır. Yaptıkları ise yapacaklarının garantisidir” dedi.
ONLAR GİBİ YAPMAYIN
"Bu anayasa geçerse; yoksulluk, işsizlik ve terör bitecek mi, ya da hangi maddesi değişirse bitirecek? 15 senedir tek başına iktidarlar ve ne istediler de yapamadılar? İstedikleri hangi yasayı geçiremediler? Terörü ve işsizliği bitirmek istediler de biz mi engel olduk? Yaptıkları yolun köprünün üzerinden geçmeyenlerden bile vergi alınıyor. Asla sizler AKP’nin yaptığını yapmayın.
Çalışmalarınızda karşınızdaki insanları terörize etmeyin. Kimseyi kutuplaştırmayacağız. Evet diyen de bizim vatandaşımız hayır diyen de bizim vatandaşımız. Bizim önümüze konan bu Anayasa, 1982 Anayasası’na rahmet okutacak türde. 82 Anayasasını bile mumla aratacak bir anayasayı önümüze koydular. Gerçi burada bir anayasadan değil, garabet bir sistemden bahsediyoruz.
Çalışmalarınızda karşınızdaki insanları terörize etmeyin. Kimseyi kutuplaştırmayacağız. Evet diyen de bizim vatandaşımız hayır diyen de bizim vatandaşımız. Bizim önümüze konan bu Anayasa, 1982 Anayasası’na rahmet okutacak türde. 82 Anayasasını bile mumla aratacak bir anayasayı önümüze koydular. Gerçi burada bir anayasadan değil, garabet bir sistemden bahsediyoruz.
HEP HAKLI ÇIKTIK
2010’daki Cumhurbaşkanlığı referandumunda da bugün ne söylüyorsak o zaman da aynısını söyledik. Liyakat sistemi ile yargı ile HSYK'nın yapısı ile bu kadar oynarsanız, darbelerin önünü açarsınız dedik. O dönem haklıydık, yine haklıyız. Çözüm sürecinde de, kapalı kapılar arkasında yürütülen çalışmalardan bu ülkeye hayır gelmeyecek, insanlardan sakladığınız pazarlıkların Türkiye’ye hiçbir faydası olmayacak dedik. Sonuç olarak çözüm süreci, ölüm sürecine döndü.
Dış politikada da Suriye bataklığına saplanmayalım dedik. Dilimizde tüy bitti söylemekten. O bataklığın içine batmış durumdayız. Evlatlarımız ülkesine hasret kala kala, o yabancı topraklarda şehit oluyor. Bugün ülkeyi yönetenlerin çocukları sefa içinde yaşarken, yoksul çocukları bilmediğimiz topraklarda; vatanına, ailesine, arkadaşlarına hasret bir şekilde şehit oluyor. Keşke haklı çıkmasaydık” açıklamasında bulundu.
Dış politikada da Suriye bataklığına saplanmayalım dedik. Dilimizde tüy bitti söylemekten. O bataklığın içine batmış durumdayız. Evlatlarımız ülkesine hasret kala kala, o yabancı topraklarda şehit oluyor. Bugün ülkeyi yönetenlerin çocukları sefa içinde yaşarken, yoksul çocukları bilmediğimiz topraklarda; vatanına, ailesine, arkadaşlarına hasret bir şekilde şehit oluyor. Keşke haklı çıkmasaydık” açıklamasında bulundu.
GEBZE 'RKM' İSİMLERİ TANITILDI
Toplantıda konuşmaların ardından; ‘Gebze Referandum Koordinasyon Merkezi’ üyeleri de partililere tanıtıldı.
Buna göre kurulda yer alacak isimler şu şekilde:
Referandum Koordinasyon Merkezi Başkanı Cemal Dursun
Hukuk ve Seçim İşlerinden Sorumlu Başkan Yardımcısı Çiğdem Canbaz
Kampanya Yönetiminden Sorumlu Başkan Yardımcısı Şahin Yılmazer
Yerel Faaliyetlerden Sorumlu Başkan Yardımcısı Yılmaz Bulut
Kadın Örgütlenmesinden Sorumlu Başkan Yardımcısı Serpilhan Gürlevik
Genç Örgütlenmesinden Sorumlu Başkan Yardımcısı Deniz Kartal
Gebze İlçe Koordinatörü Kemal Nişancı
Sayman Musa Haydaroğlu
Bilişim Uzmanı Bahadır Azizoğlu
Ropörtör Anıl YavuzSon Güncelleme: 22.02.2017 12:44
Dikkat!
Yorum yapabilmek için üye girşi yapmanız gerekmektedir. Üye değilseniz hemen üye olun.
Üye Girişi Üye Ol