Türkiye içerisinde bulunduğumuz günlerde AK Partide aslında uzun süredir var olan ancak şu sıralar daha çok kendisini gösteren “Genel başkanlık” tartışmasını büyük bir ilgi ile izliyor.
Dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Cumhurbaşkanı seçilmesinden sonra Başbakanlık görevine Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım’ın getirileceği beklenirken Kurultay salonuna Başbakan olarak Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu’nun girdiği görüldü.
Ahmet Davutoğlu’nun Başbakan olarak girdiği 07 Haziran tarihindeki genel seçimde gözle görülür bir şekilde oy ve milletvekili düşüşü alarak çıktığı görülünce Cumhurbaşkanı Erdoğan duruma el koyunca 01 Kasım tarihinde AK Parti sandıktan yine tek başına iktidar olarak çıktı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Başkanlık sistemini öteden beri çok istediği ancak Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun da bu sistemi Erdoğan kadar istemediği ve yakın çevresine “Parlamenter sistem iyidir” dediği ve o andan sonra da Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından hedefe konulduğu artık her yerde konuşuluyor.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın kendisinden sonra kurucusu olduğu AK Partinin genel başkanlığına Ahmet Davutoğlu’nu getirmesinin yanlışlığı yada doğruluğu şu sıralar partililer tarafından daha yüksek bir ifade ile seslendiriliyor.
Her ne kadar cumhurbaşkanlığı makamında olsa bile partinin tek hakimi olan Erdoğan’ın bu noktada atacağı adımlarda şu sıralar partililer tarafından merak ediliyor.
Her ne kadar cumhurbaşkanlığı makamında olsa bile partinin tek hakimi olan Erdoğan’ın bu noktada atacağı adımlarda şu sıralar partililer tarafından merak ediliyor.
Bilindiği gibi İstanbul büyükşehir Belediye başkanlığı döneminden beri Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın en yakınındaki isim Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım’dır, Her hal ve şartta Erdoğan’ı yalnız bırakmayan Yıldırım’ın bu özelliği dolayısı ile önümüzdeki günlerde Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından önce AK Parti genel başkanlığına daha sonrada Başbakanlığa getirileceği artık tüm partililer tarafından konuşuluyor.
Geçtiğimiz haftalarda Eski TRT Haber dairesi başkanı Nasuhi Güngör’ün bir televizyon konuşmasında “AK Parti artık yola Ahmet Davutoğlu ile devam edemez partide yol ayırımına gelinmiştir” şeklindeki ifadesinden sonra ortaya çıkan durum aslında var olan bir mücadelenin dışa vurumu şeklinde ifade edildi.
Bundan sonra artık AK Partide suların durulacağını beklemek sadece Hayal olur. Cumhurbaşkanlığı koltuğunda bulunan Erdoğan’ın Başkanlık sistemine gidebilmek için attığı adımların Başbakan Ahmet Davutoğlu tarafından yavaşlatılması ile başlayan süreç içerisinde bulunduğumuz noktalara kadar geldi.
Bu aşamadan sonra Ulaştırma bakanı Binali Yıldırım’ın etrafında dönen siyasetin kendisini de bir miktar yıprattığı bu nedenle de Başbakanlık koltuğuna Enerji Bakanı Berat Albayrak’ın getirileceği söylentileri varsa da bu durumu anlayabilmek için biraz daha zamana ihtiyaç olabileceğini düşünüyoruz.
MHP’de başlayan Kongre süreci sırasında Meral Akşener’in ortaya koyduğu performansında AK Parti içerisinde ciddi bir rahatsızlığa yol açtığı bu nedenle de Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Başbakan Davutoğlu arasında zaten var olan sorunların daha da su yüzüne çıktığı biliniyor.
AK Partinin MYK toplantında Teşkilatların görevden alınma yada atanma çalışmalarının da Başbakan Davutoğlu’nun elinden alınmasından sonra başlayan sıkıntının Davutoğlu penceresinden nasıl yorumlanacağı da ayrı bir merak konusu.
İktidarda bulunması münasebeti ile AK Partide meydana gelen her olumlu yada olumsuz gelişmenin bütün Türkiye’yi etkilediği gerçeğini de göz önüne aldığımızda parti içerisinde yaşanacak muhtemel bir Genel başkanlık yarışının etkilerini de anında hissetmek durumundayız.
Önümüzdeki günler AK Parti cephesinde yeni gelişmelere gebe. Bakalım bu gelişmeler hangi politikacıyı siyaset sahnesinden silecek, hangi ismi sahaya sürecek, bekleyip göreceğiz. Son Güncelleme: 04.05.2016 10:17
Dikkat!
Yorum yapabilmek için üye girşi yapmanız gerekmektedir. Üye değilseniz hemen üye olun.
Üye Girişi Üye Ol