14 Mayıs ve 28 Mayıs tarihinde yapılan seçimin üzerinden 2 ay geçti. Bakanlar Kurulu ile birlikte çok sayıda milletvekilinin değiştiği iktidar cenahında, ekonomi noktasında iplerin elden kaçması sonucu başlayan panik ve şaşkınlık havası artarak devam ediyor.
Derde deva olmak adına iktidara gelen Cumhur İttifakı'na mensup partilerin bütçe açığını kapatmak adına birbiri ardına yapılmak zorunda kaldığı zamlar sonrası, vatandaş nefes alamaz duruma geldi.
Seçim öncesi çok büyük iddialar ile kendisini kazanma potasında gören Millet İttifakı'nın seçimi kaybetmesi ile başlayan umutsuzluk, özellikle CHP’de başlayan değişim talebi dolayısı ile kendi içine kapanması, bir anlamda iktidar partisine can simidi gibi yetişmiş oldu.
İktidar partisin yöneticilerinin ağzını sözünü ettiğimiz olağanüstü zamlar dolayısı ile bıçak açmıyor. Dikkat edin sabah akşam yağmur gibi yağan ve nerede duracağı bilinmeyen zamları sahiplenen ne siyasetçi kaldı ne de bürokrat.
İktidar partisinin bu kadar zorlandığı bir süreçte yukarıda da belirttiğimiz gibi başta CHP olmak üzere diğer siyasi partilerin içerisine düştüğü durum, Cumhur İttifakı'na can simidi gibi yetişmiş durumda.
Normal şartlarda seçimi kaybeden siyasi partilerde fazla sürmeyen bir şaşkınlık olur. Seçimden 15-20 gün sonra kaybeden taraflar kameralar karşısında "Seçim kaybetmek dünyanın sonu değil. Kaldığımız yerden devam edeceğiz ve seçimi kazanacağız" şeklinde açıklama yaparlar.
Ancak CHP’nin içerisine düştüğü durumdan kolay kolay çıkacağı yok. Normal şartlarda bir siyasi parti genel başkanının ya da yönetiminin kim ya da kimlerden oluşacağına sadece o partinin üyeleri ve sempatizanları verir.
Ancak Cumhurbaşkanlığı seçiminde yüzde 48 oy alan, bu oyları da Millet İttifakı'na mensup siyasi partilerin seçmenlerinden alan bir siyasi partinin durumu, söz konusu yüzde 48’lik kitlenin de ortak sorunudur.
İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener bilindiği gibi özellikle yerel seçimde daha etkili bir siyaset yapabilmek adına evini İstanbul’dan, Ankara’ya taşıma kararı almıştı.
Meral Akşener geçtiğimiz yıllarda olduğu gibi yine Anadolu’yu bir baştan diğer başa dolaşıp partisinin görüşlerini anlatmaya, anlatırken de seçmene "Bizi neden tercih etmediniz ?" sorusuna cevap bulmak adına yollara düştü. Akşener bugün Isparta’nın Uluborlu ilçesini ziyaret ederek resmen yerel seçim çalışmalarına başlayacak.
CHP’nin yapacağı kurultaya kadar içerisine düştüğü sıkıntılardan kurtulacağını kimse düşünmüyor. Böyle bir süreçte birbiri ardına yapılan zamlar dolayısı ile zor durumda kalan iktidarın durumu da dikensiz gül bahçesi gibi.
Biz bu durumu biraz hava sıcaklığına, biraz da her türlü ekonomik zorluğa rağmen vatandaşın tatilde olmasına bağlıyoruz.
Eylül ayı itibarı ile siyasetin yeniden alevleneceğini düşünüyoruz. Zira arkasından gelen Ekim–Kasım ayları, zaten yerel seçimde aday olmayı düşünen belediye başkanlarının, belediye meclis üyelerinin ve il genel meclis üyelerinin belirlenmeye başlanacağı günler olacak.
Böyle bir durumda hepimizin Ekim, Kasım aylarında ortaya çıkacak siyaset ateşinin bugünleri aratacağına inanıyoruz.
Bakalım siyaset ateşi kimi ya da kimleri yakacak ?