KOCAELİ (İGFA) - Denizlerdeki müsilaj sorununun araştırılması amacıyla kurulan TBMM Müsilaj Araştırma Komisyonu, Kocaeli’ye gelerek Büyükşehir’in arıtma tesisleri ve İzmit Körfezi’nde incelemede bulundu.
İlk olarak Başiskele’de bulunan Kocaeli Büyükşehir Belediyesi’ne ait Kullar İleri Biyolojik Arıtma Tesisini gezen komisyon üyeleri, burada İSU yetkililerinden tesiste yapılan çalışmalar hakkında bilgi aldı. Daha sonra İzmit Sekapark sahilinde bulunan deniz uçağı iskelesine geçen komisyon üyeleri, İzmit Körfezi üzerinde uçuş yaptı. Deniz kirliliğine karşı yapılan denetimleri inceleyen komisyon üyeleri, daha sonra Yalova´ya hareket etti.
“ÇOK CİDDİ BİR ÇALIŞMA YAPILMIŞ”
Komisyon Başkanı ve AK Parti İstanbul Milletvekili Mustafa Demir ve 17 kişilik komisyon üyeleri, Kocaeli Valisi Seddar Yavuz, Marmara Belediyeler Birliği ve Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı Doç. Dr. Tahir Büyükakın ve İSU Genel Müdürü Ali Sağlık’tan bilgi aldı.
Komisyon Başkanı Demir, Kocaeli’nin ileri biyolojik arıtmaya erken başladığını ifade ederek, “Çok ciddi bir çalışma yapılmış” dedi. İzmit Körfezi´nin ayrı bir önemi olduğunu belirten Demir, "Atık suyun mümkünse hiç denize verilmemesi gerekiyor. İllaki verilecekse, ileri biyolojik arıtma prosesinden geçirildikten sonra denize verilmesi gerekiyor" diye konuştu.
KÖRFEZDE SUYUN KALICILIĞI DAHA FAZLA
Deniz uçağı iskelesinde yaptıkları çalışmalarla ilgili açıklamalarda bulunan Komisyonu Başkanı Demir, "Kocaeli bizim açımızdan son derece önemli. Çünkü burası bir körfez. Marmara denizinin yapısı gereği hidrodinamiğinde sıkıntı var. Suyu çok çabuk değişmiyor. Körfezde suyun kalıcılığı daha fazla. Kendi kendini yenilemek için de uzun zamana ihtiyacı var. Böylesi bölgelerde arıtma, atık suyun muhakkak ileri biyolojik arıtmadan sonra, hatta mümkünse hiç denize verilmemesi gerekiyor” ifadelerini kullandı.
“MARMARA ÜÇ NEDENLE KİRLENİYOR”
Marmara denizinde kirliliğin nedenlerine değinen Demir, “Marmara´nın müsilaj ile ortaya çıkan kirlenmesinin 3 tane nedeni var. Bir tanesi küresel ısınma nedeni ile ortaya çıkan Marmara´daki ısınma. İkincisi Marmara´nın jeolojik yapısı gereği hidrodinamiğinin sıkıntılı olması. Yani suyun değişmiyor olması, durgun bir suya sahip olması. Üçüncüsü ve bizim için en önemli olan da insan kaynaklı kirleticilerin olması. Bu kirleticilere baktığımızda ise birinci sırada evsel ve kentsel atıklar var. Onun dışında, endüstriyel ve sanayi atıkları var. Onun arkasında ise Ergene ve Susurluk havzalarında kötü tarım uygulamaları neticesinde şu veya bu şekilde alıcı ortam olan Marmara´ya kirliliğin ulaşması var. Yani tarımda kullanılan ilaçların Marmara´ya ulaşması. Bu da ciddi bir kirlilik. Körfez söz konusu olduğunda bir önemli konu var; o da gemilerden dolayı oluşan kirlilik. Sintine sularından dolayı, depolarının yıkanması sonrasında o kirli suların denize verilmesi gibi ciddi sıkıntılar var” ifadelerini kullandı.
Dikkat!
Yorum yapabilmek için üye girşi yapmanız gerekmektedir. Üye değilseniz hemen üye olun.
Üye Girişi Üye Ol