Polisan CEO’su Mehmet Hacıkamiloğlu, 2021’in ilk 6 ayında, güçlü finansal sonuçlar kaydettiklerini açıkladı.

Mehmet Hacıkamiloğlu’nun açıklamalarına göre, yüksek gelir büyümesini ve operasyonel karlılığını 2021’in ikinci çeyreğinde de sürdüren Polisan Holding, yılın ilk yarısında konsolide bazda toplam gelirlerini, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 69 artışla 786 milyon TL’ye çıkardı.

FAVÖK marjı 2,9 puan artarak, %17,9 olurken, net kar da %162 oranında artış yaşandı ve 80 milyon oldu. Grubun kombine gelirleri ise 1,57 milyar TL olarak gerçekleşti. Kombine gelirlerinin yüzde 47,3’ünü boya, yüzde 42,3’ünü kimya, yüzde 8,1’ini liman, yüzde 2,3’ünü ise diğer faaliyetler oluşturdu.

Polisan Holding’in yeni dönem planlamaları ve hedefleri hakkında da bilgi veren Mehmet Hacıkamiloğlu, kimya tarafında açılacak yeni fabrika sonrası reçine üretiminde yüzde 30’luk bir artış öngörüldüğünü belirti.

Liman iştirakleri olan Poliport’ta sıvı yük depolama kapasitesinin 436.000 m3’e çıkarılacağını açıklayan Mehmet Hacıkamiloğlu, yakın zamanda demir-çelik ile otomobil sektörlerine de depolama ve liman hizmeti verileceğini bildirdi.

540 bin ton üretim kapasite ile dünyanın en büyükleri arasında yer alan Polisan Kansai Boya’daki çalışmaların planlamaya uygun devam ettiğini söyleyen Mehmet Hacıkamiloğlu, markayı çevre, insan ve sürdürülebilirlik dostu olarak tanımladı.

Mehmet Hacıkamiloğlu, boya çalışmalarının yüzde 90’ının sürdürülebilirliğe yüksek katkısı olan ürünlerden, yüzde 10’u ise sürdürülebilirliği destekleyen ürünlerden oluştuğunu vurguladı.

Boya, kimya, liman işletmeciliği ve gayrimenkul sektörlerindeki iştirakleriyle öne çıkan ve 1956 yılından bu yana Türkiye’de ilklere öncülük eden Polisan Holding’in CEO’su Mehmet Hacıkamiloğlu, 2021 ilk yarı dönem finansal sonuçlarını, yatırım planlamalarını ve sürdürülebilirlik politikalarındaki son durumu anlattı.

YENİ FABRİKA KAPASİTEYİ YÜZDE 30 ARTIRACAK

Hammadde sorunu, sert döviz kuru hareketleri ve pandeminin yarattığı olumsuzluklara rağmen krizlere dayanıklı olan Türk sanayisinin süreci yönetmede büyük bir kabiliyet gösterdiğine işaret eden Polisan Holding CEO’su Mehmet Hacıkamiloğlu, yeni dönem yatırım planlamaları hakkında bilgi verdi.

Kimya konusunda tamamen dışa bağımlı iken 1964 yılında Türkiye’de ilk emülsiyon reçineleri ile formaldehit reçineleri üretimini Polisan Kimya’nın başlattığına işaret eden Mehmet Hacıkamiloğlu; “Sunta, MDF, kontrplak, formika reçineleri, cam yünü ve taş yünü reçineleri, melamin, üre ve fenol bazlı formaldehit reçineleri konusunda Türkiye’nin en önemli üreticisiyiz, pazar payımız yüzde 40. Son derece önemli olan bu ürün grubuna yönelik yatırımlarımız devam ediyor.

Mart 2021’de yeni reçine fabrikamızın temellerini attık ve yatırım Nisan 2022’de devreye alınacak. Bu gerçekleştiği zaman özellikle reçine grubunda 150.000 ton/yıl olan kapasitemiz yüzde 30 oranında artacak” dedi.

Yapı kimyasalları grubuna bakıldığında yine Polisan Kimya’nın öne çıktığını ve en büyük üç üreticiden biri durumunda bulunduğunu dile getiren Mehmet Hacıkamiloğlu, dizel araçlarda kullanılan “AdBlue”nun Türkiye’deki ilk üreticisinin de Polisan olduğunu ifade etti.

KİMYA ÜRÜNLERİNİN YÜZDE 16’SINI İHRAÇ EDİYOR

Yedisi TÜBİTAK-TEYDEB destekli olmak üzere bugün için devam eden 21 Ar-Ge projesi hakkında bilgi veren Mehmet Hacıkamiloğlu şunları kaydetti:

Kimya’da Ar-Ge son derece önemlidir. Katma değeri yüksek, rekabetçi ürünlerinizin olması gerekir; bu da ancak Ar-Ge ve inovasyon çalışmaları ile olur. Şu anda yeni fabrikamızda üretmeyi planladığımız ürünler üzerinde çalışılıyor.

Biliyorsunuz binaların zor yanıcı ürünlerden olması gerekiyor. A1 Yangın sınıfında ‘hiç yanmaz’ özelliğe sahip olan taş yününde fenol reçineleri kullanılıyor, bu başlıktaki ürünlere özel önem gösteriyoruz.

Yeni ürünlerin ciro içindeki payının her geçen gün arttığına da dikkat çeken Mehmet Hacıkamiloğlu, “Polisan Kimya gelirleri içinde yeni ürünün payı 2020 yılında yüzde 17,5’e çıktı. Buradaki hedefimiz yakın dönem için yüzde 20.” dedi. Polisan Kimya’da yıl sonu ihracat hedefinin yüzde 16 olduğunu kaydetti.

LİMANDA YÜK KAPASİTESİ ARTACAK, AION İLE HER ŞEY AKILLI OLACAK

Avrupa’nın yedinci büyük liman bölgesi durumunda bulunan Kocaeli Körfez Bölgesi’nde 1971 yılından bu yana faaliyette bulunan liman işletme iştirakleri Poliport hakkında da bilgi veren Polisan Holding CEO’su Mehmet Hacıkamiloğlu, konuşmasına şöyle devam etti:

Türkiye’de tamamen 3. partilere ait ürünlere, depolama ve elleçleme hizmeti veren, mal alım satımı yapmayan bağımsız dökme sıvı depolama terminali durumunda bulunan Poliport’un kapasitesini uzun vadeli bir yatırım ile, 271.000 m3’ten, 436.000 m3’e çıkarmayı planlıyoruz.

5 milyon ton olan kuru yük depolama kapasitemizi de demir-çelik sektörü ile otomobil sektörünü de kapsayacak şekilde çeşitlendirmek hedeflerimiz arasında. Ayrıca bölge için büyük bir ekonomik değer yaratan Poliport’ta iş süreçlerinde verimliliği arttırmak için büyük bir dijital dönüşüm başlattık.

Terminal Otomasyon Sistemi AION ile limandaki gemi ve saha operasyonlarının planlamasından bilgi edinme, operasyon ve müşteri yönetimine kadar tüm süreçleri tek noktada topluyoruz ve süreçlerin hepsini dijital hale getiriyoruz.

Yurt dışında limanlarda bu tarz sistemler kullanılıyor ama Türkiye’de çok yeni. Böyle bakıldığında bir heves ve motivasyon yaratabilirsek belki limanlardaki dijital değişim ve dönüşüm hızlanır.

540 BİN TON ÜRETİM KAPASİTESİ SEKTÖRÜN EN BÜYÜKLERİNDEN

Mehmet Hacıkamiloğlu, Polisan Holding gelirlerinin yüzde 47,3’ünü oluşturan Polisan Kansai Boya’ya ilişkin olarak da önemli açıklamalarda bulundu. 55 milyon Euro yatırım maliyeti ile hayata geçen yeni boya fabrikasında üretime 2019 yılında geçildiğini hatırlatan Mehmet Hacıkamiloğlu, “142.000 m2 alan üzerine kurulu fabrikada üç vardiyada kapasite 540.000 tona kadar çıkılabilmektedir. Türkiye’nin ilk USGBC LEED Gold Sertifikalı boya fabrikasıyız ve bugün yurt içinde yaklaşık 6000 noktada bulunuyoruz.

Bayi, mağaza, marketten oluşan güçlü bir dağıtım zincirimiz var. Yanı sıra 20 ülkeye ihracat yapıyoruz. Pandemi döneminde Fransa, Türkmenistan ve Romanya’da açtığımız üç mağaza ile birlikte, yurt dışındaki Polisan Shop sayımız ise 118’e çıkmış durumda.

Bütün boyalarımızı beyaz olarak üretiyoruz ve Türkiye’ye ilk olarak bizim getirdiğimiz teknolojiyle satış noktamızda istenen renge dönüştürüyoruz. On binlerce rengi birkaç dakika içinde üretip teslimini sağlıyoruz” diye konuştu.

Polisan Kansai Boya Ar-Ge Merkezi’nin çalışma takviminin oldukça yoğun olduğunu, hem yurt içine hem de yurt dışına ürün geliştirdiklerini de sözlerine ekledi. Mehmet Hacıkamiloğlu’nun verdiği bilgiye göre, Ar-Ge harcamalarında Türkiye’deki 250 şirket arasında yer alan Polisan Kansai Boya ürünlerinin yüzde 90’ı sürdürülebilirliğe yüksek katkısı olan ürünlerden, yüzde 10’u ise sürdürülebilirliği destekleyen ürünlerden oluşuyor.

Boya grubunda ihracatı dolar bazında yüzde 91 oranında arttırdıklarını da sözlerine ekleyen Mehmet Hacıkamiloğlu, boyada dünya markası olma vizyonu çerçevesinde ürün ve hizmet çeşitliliğini arttırmaya ve yeni pazarlar için markalama faaliyetlerine devam edeceklerini kaydetti.

POLİSAN’DA SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK VE ENERJİDE YÜZDE 50 TASARRUF GETİREN ÇÖZÜMLER

Mehmet Hacıkamiloğlu, 57 yaşında olan ve Türkiye’de birçok ilke öncülük eden Polisan Holding’in sürdürülebilirlik ve çevre politikası ile ilgili olarak şunları kaydetti:

Polisan Holding bünyesinde bulunan tüm şirketler gelecek nesillere yaşanabilir bir dünya bırakmak için üretim ve hizmet faaliyetlerinde sürdürülebilirlik yaklaşımını benimsemeyi ve yaygınlaştırmayı hedefler.

Bunun için 17 maddeden oluşan ve altına imzamızı attığımız bir politikamız bulunuyor. Taahhütlerimiz arasında; ‘Yatırımlarımızda düşük karbon ekonomisine geçişi destekleyen enerji verimli tasarımlarını göz önünde bulundurmak bulunuyor’ ki, şu anda bütün tesislerimizde bunu büyük oranda uyguluyoruz.

Üretim tesislerimizin kendi enerji ve atık yönetimi sistemleri bulunuyor. Sürdürülebilirliğe yüksek katkı sunan ürünleriyle dikkat çeken boya iştirakimiz, 2013 yılından bu yana birçok ilki gerçekleştiriyor.

2013 yılında 4 boya ürünümüzde ürün yaşam döngüsü (LCA) çalışması gerçekleştirdik, 2015 yılında aldığımız uluslararası Çevresel Ürün Beyanı (EPD) çevre etiketlerimiz ile AB ECO Platformu’na kayıtlı olan ilk Türk boya şirketi ve Avrupa’da sektöründe üçüncü şirketiz.

Boya ürünlerinin yanı sıra, müşterilerimizin ısıtma ve soğutma enerji harcamalarında yüzde 50- 60 civarında tasarruf imkanı sağlayan ısı yalıtım sistemleri üretiyoruz.

Polisan Kimya şirketimizde ise Türkiye’de ilk Alman Otomotiv Vakfı (VDA) lisansı ile araç yakıt katkısı olan Adblue üretimi gerçekleştirdik. NOx egzoz gaz emisyonunu yüzde 80 azaltan ürünümüz dizel tüketim tasarrufuna da katkı sağlıyor.

Diğer ürün grubumuz olan yapı kimyasallarımız ile ürün performansının yanı sıra müşteri sahasında beton üretiminde kullanılan su ve enerji miktarlarının düşürmesini sağlıyoruz.

Ayrıca, son yıllarda kimyasal katkı teknolojisinin pozitif etkisiyle beton ve çimento üretimi sırasında artık daha fazla atık kullanılabiliyor, böylelikle bizler de yapı kimyasalları katkı ürünlerimiz ile çevre için dolaylı yoldan pozitif bir etki yaratmış oluyoruz.

Ana ürün portföyümüzde olan formaldehit reçinelerinin ise döngüsel ekonomide anlamlı bir yeri var. Ahşap esaslı levhalar yüzde 50’lerin üzerinde geri dönüşüm oranı ile döngüsel ekonomiye katkı sağlarken, levhaların üretilebilmesi için gerekli olan reçine ürünlerimiz ile sürdürülebilirliğe dolaylı katkı sağlamaktayız.