Akpolat: Bu süreçten çıkmak için tek yol dayanışma

SİYASET

Beşiktaş Belediye Başkanı Rıza Akpolat, Covid-19 pandemisinin her alanda çok ciddi sorgulamalara, tartışmalara ve yeni bir düzenin inşasına yönelik ciddi bir itirazı ortaya çıkardığını söyledi.

Beşiktaş Belediye Başkanı Rıza Akpolat, Covid-19 pandemisinin her alanda çok ciddi sorgulamalara, tartışmalara ve yeni bir düzenin inşasına yönelik ciddi bir itirazı ortaya çıkardığını söyledi.

Çok sıkıntılı bir süreçten geçtiklerini belirten Akpolat, bu süreçten çıkmanın tek yolunun da dayanışma olduğunu belirterek şunları söyledi:

Farklı bilim disiplinlerine göre, büyük dönüşümler büyük kırılma süreçlerini takip eden zaman dilimlerinde ortaya çıkmaktadır.Bu büyük dönüşümleri, aynı zamanda her alanda yeni paradigmaların, yaklaşımların ve hareket tarzlarının bir bileşkesi olarak görmek ve yorumlamak mümkündür. Covid-19 pandemisi her alanda çok ciddi sorgulamalara, tartışmalara ve yeni bir düzenin inşasına yönelik ciddi bir itirazı ortaya çıkardı. Henüz olayın sıcaklığı ve sürecin belirsizliği içinde, insanlık nehrinin nasıl bir yöne akacağını bilmiyoruz. Ancak insanlığın eski alışkanlıkları ve hareket tarzlarıyla var olanı sürdürmesi olası değildir,olmayacaktır. Kabul etmek gerekir ki pandemi aslında insanın doğayla savaşının, tüketiminin ve yabancılaşmasının ağır bir vebali olarak karşımıza çıkmıştır. Bu sebeple doğa ve bir bütün olarak hayat, eski düzeni yürütecek enerji, kaynak, birikim ve toplumsal/siyasal rızaya sahip değildir, olmayacaktır. Bunu görmek ve buna göre yeniyi inşa etmek zorunluluktur. Buradaki en temel görev yerel yönetimlere düşmektedir.

Her dönemin kendi örgütlenme ve hareket tarzı bulunmaktadır. Daha doğrusu bulunmalı ve yaşama geçirilmelidir. İnsanlık tarihinin gördüğü en büyük/kapsamlı mekansal kapanma/kapatılma sürecini birlikte yaşadık, yaşamaya devam ediyoruz. Hiçbir bireyin veya kurumun hazırlıklı olmadığı böylesi bir süreçte biz, hızlı bir biçimde hareket etmek, vatandaşların içine düştükleri yalnızlık, kimsesizlik ve çaresizlik atmosferini dağıtmak için yeni bir model ürettik ve adına SAHA ÇÖZÜM HAREKETİ dedik. 120 kişiden oluşan ekibimize hızlı bir biçimde eğitim vererek birlikte sahaya çıktık ve daha önce örneği görülmemiş bir ilki gerçekleştirdik.

Ülkemizde ilk defa bir belediye, sınırları içinde bulunan bütün ev ve iş yerlerini ziyaret ederek hem ihtiyaçlarını karşıladı hem de en kapsamlı envanter çalışmasını gerçekleştirdi.

Bu kapsamda; 93 bin 540 evi, 10 bin 816 iş yerini tek tek ziyaret ettik. 23 mahalle, 886 sokak ve 69 caddeyi adım adım dolaştık. Vatandaşlarımızdan 7 bin 379 talep aldık ve bu taleplerin yüzde 89’unu, yani 7 bin 379 talepten 6 bin 534’ünü anında yerine getirdik. Beşiktaş’ta Birlikte Varız” diyerek ilçemizdeki tüm hanelere ulaştırmak üzere paketler hazırladık.

2 milyon 446 bin maske, 104 bin 356 dezenfektan dağıttık, 18 aylık icraatlarımızı ve gelecek projelerimizi içeren kitapçığın yanı sıra üç aylık kent kültürü dergimizin yer aldığı paketleri Beşiktaş’taki her eve bıraktık.

Bu hareketteki asıl hedefimiz, ilçemizin sorunlarını hem anında çözmek hem de sosyal verilerimizi güncellemekti. Saha Çözüm ekibimiz, gidilen her kapıda yaptığı anketle yeni bir durumla karşılaştı. Daha önce kamu kurumları, Beşiktaş’ta 118 ailenin ihtiyaç sahibi olduğunu belirtmişti. Sahada ise çok farklı ve çarpıcı bir tablo karşımıza çıktı. Günlük ihtiyaç sahibi 1226 komşumuzun olduğunu belirledik.

Daha önce yardım yapan kimi yurttaşlarımızın bugün yardıma ihtiyacı olduğunu gördük. Çünkü pandemi sınıfsal ve sosyal dengeyi ve bu alandaki eşitsizlikleri de derinleştirdi. Bu komşularımızın ihtiyaçlarını hemen giderdik. Beşiktaş, Türkiye’nin en yüksek gelir seviyesinin olduğu yerlerden biri olmasına rağmen kötüye doğru bir gidiş söz konusu. 

Bu tabloyu görünce bu süreci durdurmak, tersine çevirmek için hemen harekete geçmeye karar verdik. Halk Market, Halk Mağaza ve aşevimizi açarak Halk Kart uygulamamızı başlattık. Artık her mahallede, her ilçede ve her ilde halkçı bir düzen kurma zorunluluğu kendisini dayatmaktadır.

TEK YOL DAYANIŞMA

İçinden geçmekte olduğumuz bu süreçte ödeyeceğimiz bedelleri en aza indirmek, yaşamı sürdürülebilir kılmak ve en temel yaşamsal ihtiyaçları karşılamak için dayanışma ağlarını kurmak durumundayız. Artık belediyelerin görevi yol, asfalt, kaldırım yapmanın ötesinde, öncelikli ve acil olarak dayanışma ağlarıyla yoksul, yoksun, çaresiz yurttaşlara ulaşmak ve onların yaşam mücadelesine destek vermektir.

Dayanışma ağları, dayanışma ekonomileri, dayanışma belediyeciliği bu yeni dönemin ruhudur. Girdiğimiz 104 bin ev ve iş yerinde, dayanışmanın ne denli yaşamsal bir nitelik kazandığını ve yalnızlığa terk edildiğini düşünen on binlerce insanın ne denli mutlu olduğuna tanıklık ettik.

Beşiktaş’ta ortaya koyduğumuz bu model büyümeli, genişlemeli ve herkesi sarmalıdır. Neo-liberal saldırganlığın hayatı, doğayı, insanı sömüren ve büyük bir yıkım tablosunu karşımıza çıkaran politikası karşısında, dayanışma ve yardımlaşma ile ve birbirimize tutunarak ayakta kalabiliriz.

“Yaşamak görevdir bu yangın yerinde, Yaşamak, insan kalarak” diyerek yolumuza insanca ve insanlığa yaraşır bir düzen kurarak devam etmek zorundayız…

Yorum yapabilmek için lütfen sitemizden üye girişi yapınız!
Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.