ÇUKUROVA Üniversitesi (ÇÜ) Gıda Mühendisliği Bölümü'nde görevli Doç. Dr. Işıl Var, ekmek katkı maddesinde rastlandığı belirlenen GDO'nun insanlar üzerindeki olumsuz etkilerinin hala tam olarak bilinemediğini söyledi.
Doç. Dr. Işıl Var, GDO'ya ilişkin olarak öğrencilerine yönelik hazırladığı sunumun ayrıntılarını paylaşırken dünyadaki GDO'lu ürün üretiminin yüzde 99'unun ABD, Kanada ve Arjantin'de gerçekleştiğini, üçte ikisinin ABD üretildiğini belirtti.
GDO'ların insan sağlığı, sosyo-ekonomik ve çevre gibi konularda olumsuz yönleriyle anıldığını hatırlatan Doç. Dr. Işıl Var, şunları kaydetti:
"Başka bir bitki, hayvan ve bakteriden alınan bir genin yiyeceklerimize eklenmesinin insan vücudunda nasıl bir etki yapacağı bilinmiyor. Mesela GDO'lu mısır yiyenler alerjik reaksiyonlardan dolayı hastaneye gitmek zorunda kalmıştır. GDO'lu ürünlerde etiketleme veya herhangi bir belirteç olmadığı için binlerce hassas bünyeli insan, farklı etkilere maruz kalabilmektedir. GDO'ların kısa veya uzun dönemdeki çevresel riskleri henüz bilinmiyor.
Doğal hayata zararı tartışılıyor. GDO'lu ürünler nedeniyle geleneksel yerel gıda çeşitliliğinde azalma meydana gelebilir. Genetiği değiştirilmiş popülasyonlar, doğal türlerle yoğun bir biçimde rekabet ederek doğal habitatların istilacısı konumuna geçebilirler. Ekosistemdeki denge toprakta da bozulabilir.
Gen kaçışı büyük bir soru işaretidir. Çünkü aynı familyadan pek çok tür arasında çiçek tozlarıyla genç kaçışları olabilir. Türkiye, zaten transgenik ürünlerinin riskini kabul etmektedir, GDO'lu ürünlerin üretimi ve satışıyla ilgili kısıtlamalar, yasaklar var."