Tarihte bilinen ilk Türk halısı Pazırık taştan yapıldı

KULTUR-SANAT

- Balıkesir Üniversitesi Ayvalık Meslek Yüksekokulunda mimari restorasyon eğitimi alan 120 öğrenci ile akademisyenler tarafından yaklaşık üç ayda tamamlanan proje kapsamında, geçmişi 2 bin 300 yıl öncesine dayanan Pazırık halısının motifi; taş, kil, çakıl, kum ve kömür parçaları kullanılarak oluşturuldu- Halının birebir ölçüsüne göre yapılan replika, okulun giriş zeminine monte edildi- Meslek Yüksekokulu Müdürü Dr. Öğr. Üyesi Yakup Dinç:- "Uzun yıllar Altay Dağları'nda buzların arasında kalıp günümüze kadar gelen Pazırık halısının figürlerinin birebir çakıl, kum, kil ve kömür ile yapılması çok hoşumuza gitti"

BALIKESİR (AA) - SUAT SALGIN - Tarihte bilinen ilk Türk halısı olan 2 bin 300 yıllık geçmişe sahip Pazırık halısı, Balıkesir Üniversitesi Ayvalık Meslek Yüksekokulu öğrencileri ve akademisyenleri tarafından birebir ölçüsünde, çakıl, kum ve kömür parçaları kullanılarak taştan yapıldı.

Mimarlık ve Şehir Planlama Bölümü Mimari Restorasyon Programı'nda okuyan 120 öğrenci, "Ruhunu yaşat, okuluna kalıcı eserler bırak" sloganıyla başlattıkları proje kapsamında, Pazırık motifi oluşturmaya karar verdi.

İplik yerine doğadan toplanan taşlar ile kömür, tuğla, kil gibi malzemeler kullanılarak 1 metre 89 santimetre eninde ve 2 metre boyunda birebir ölçüsünde yapılan eser, eskimemesi için epoksi yöntemiyle yüksekokul binasının girişindeki zemin yapıştırıldı.

Meslek Yüksekokulu Müdürü Dr. Öğr. Üyesi Yakup Dinç, AA muhabirine yaptığı açıklamada, çalışmayı çok beğendiğini söyledi.

Dinç, "Uzun yıllar Altay Dağları'nda buzların arasında kalıp günümüze kadar gelen Pazırık halısının figürlerinin birebir çakıl, kum, kil ve kömür ile yapılması çok hoşumuza gitti. Orijinal halini, herkesin üzerinden geçebileceği kalıcı bir değer haline getirdik." dedi.

Okulun müdür yardımcısı ve Bölüm Başkanı Dr. Figen Erdoğdu da derslerde Orta Asya, Anadolu ve Osmanlı Türk sanatlarının motiflerini kullanmayı özellikle tercih ettiklerini aktardı.

Bu eseri epoksi ile koruyarak gelecek nesillere ve öğrencilere aktarılmasını amaçladıklarını dile getiren Erdoğdu, "Bu sayede Anadolu'muzun çok zengin olan Türk sanatlarını öğrencilerimiz, aslına uygun restore edecekler, koruyacaklar ve gelecek kuşaklara aktaracaklar." ifadesini kullandı.

- "Maliyeti sıfır, manevi değeri son derece yüksek"

Mimari Restorasyon Programında misafir öğretim görevlisi olan Gülcan Kaba ise projenin, geçen akademik yılda öğretim elemanı Barış Kandemir tarafından başlatıldığını belirtti.

Yüksek lisans öğrencisiyken bu çalışmaya dahil olduğu bilgisini veren Kaba, bu tür eserleri ortaya çıkarırken mozaik sanatlarının iyi bilinmesi gerektiğini anlattı.

- "Pazırık halısının replikası olan eserimizi görenler çok şaşırıyor"

Her öğrencinin kendi dersinde, malzemeleri yapıştırma tekniği ile mozaiğe yerleştirdiğini ifade eden Kaba, şöyle konuştu:

"Normalde mozaik çalışmaları, saf sıvı haldeyken yapılıyor ama bu eserde bir çeşit yapıştırıcı kullandık. Yaklaşık üç ayda halımızı tamamladık. Tamamen çevreden toplanan taş ve benzeri malzemelerle yaptığımız için halımızın maliyeti neredeyse sıfırdır. Tabii harcanan özverili emeklere bakıldığında bu işin manevi değeri son derece yüksektir. Bu ve benzeri eserlerin ortaya çıkarılması için kesinlikle disiplinli çalışılması gerekiyor. Öğrencilerimiz, hummalı çalışmaların ardından ortaya çıkan eseri kendileri de gördü çünkü 9 ayrı parça halindeydi. Bu parçaları birleştirdiğimizde öğrenciler de ortaya çıkan eser karşısında hayranlıklarını gizleyemediler. Pazırık halısının birebir replikası olan eserimizi görenler çok şaşırıyor. Okulumuzu ziyaret eden herkesten halımızla ilgili övgüler alıyoruz."

Yorum yapabilmek için lütfen sitemizden üye girişi yapınız!
Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.