Makina Mühendisleri Odası Kocaeli Şubesi Gebze İlçe Temsilciliği Yürütme Kurulu Üyesi Mehmet İlkay Kınacı, Türkiye’de artan işsizlikle ilgili açıklama yaptı.
Kınacı şunları söyledi:
İşsizlik sorunu, ülkemizde her geçen gün artış göstermektedir. Pandemi ile birlikte hayata dair belirsizliğin arttığı bir dönemde, ekonomik kararlar almak da güçleşmektedir. İstihdamın artması, üretim kapasitesinin artmasına bağlı olduğundan, önümüzdeki dönemde üretim artışını destekleyecek yatırımların yapılması da zor gözükmektedir.
TÜİK’in 10 Şubat 2021’de açıkladığı hane halkı İşgücü Araştırması (HİA) Kasım 2020 sonuçları Covid-19 salgınının ve ekonomik krizin olumsuz etkilerinin devam ettiğini gözler önüne seriyor. TÜİK’in verilerine göre dar tanımlı işsizlik oranı (standart işsizlik oranı) 0,4 puanlık azalış ile yüzde 12,9 seviyesine ve Türkiye genelinde işsiz sayısı is geçen yılın aynı dönemine göre Kasım 2020’de 303 bin kişi azalarak 4 milyon 308 binden 4 milyon 5 bin’e gerilediği görülmektedir.
Son bir yılda toplam işgücü 1 Milyon 406 Bin azalarak 32 Milyon 477 Binden 31 Milyon 71 bin’e gerilemiştir. İşgücüne katılım oranındaki büyük düşüş ise yaşanmaya devam etmektedir. Kasım 2019’da yüzde 52,5 olan işgücüne katılma oranı son bir yılda 3,2 puan gerileyerek yüzde 49,3’e düşmüştür.
Yaşanan Covid -19 salgını ile birlikte DİSK-Ar verilerine göre;
GENİŞ TANIMLI İŞSİZLİK YÜZDE 28,8,
GENİŞ TANIMLI İŞSİZ SAYISI 10 MİLYON 382 BİN,
GENÇ İŞSİZLİĞİ (GENİŞ) YÜZDE 43,5,
KADIN İŞSİZLİĞİ (GENİŞ) 37,7,
COVID-19 ETKİSİYLE REVİZE GENİŞ TANIMLI İŞSİZLİK İSE 11 MİLYON 768 BİN OLARAK GERÇEKLEŞTİ.
İSTİHDAM BİR YILDA 1 MİLYON 103 BİN KİŞİ AZALDI.
İŞ BAŞINDA OLANLARIN SAYISI İSE 2 MİLYON 217 BİN AZALDI.
ÜMİDİ KAYBEDEN İŞSİZ SAYISI 1,7 MİLYONA YAKLAŞIYOR
COVİD-19 DÖNEMİNDE AYLIK ORTALAMA İŞ KAYBI 4 MİLYON 388 BİNDİR.
Yoksulluğun çığ gibi büyüdüğü bir toplumda, umudunu ve geleceğini yitiren emekçiler ücretsiz izin, ağır çalışma koşulları ve mobbinge maruz bırakılmaktadır. Covid-19 ile birlikte iş alanlarındaki daralma mühendislik meslek disiplinlerinde de etkisini göstermeye devam etmektedir. Yeni mezun mühendisler arasında işsizlik çığ gibi büyümekte, gençler meslek dışı alanlarda çalışarak hayatlarını idame ettirmeye çalışmaktadır.
İşsizlik ve enflasyon oranlarının bu kadar yüksek olduğu bir dönemde ülkemizde 2021 yılında uygulanacak asgari ücret yüzde 21.56 oranında zamlanarak 2 bin 324 TL'den 2 bin 825 TL'ye çıkarıldı. Maalesef bu rakam çoğunluğunu işçilerin oluşturmadığı Asgari Ücret Komisyonu'nun işçileri temsil eden Konfederasyon tarafından dahi yetersiz bulunmuştur. 2825 TL asgari ücret insanca yaşanacak bir ücret değildir. Açlık sınırının 2719 TL, yoksulluk sınırının ise 8856 TL olarak belirlendiği unutulmamalıdır. Ortaya konan rakamlar göstermektedir ki belirlenen bu ücret bir sefalet ücretidir.
Asgari Ücret Belirleme Komisyonu, ücretin belirlenmesinde konuyla ilgili meslek kuruluşlarının, üniversitelerin, diğer sendika konfederasyonların ya da uzman kişilerin öneri ve görüşlerini almalıdır. Örneğin, asgari ücret belirleme şartları işçiden yana düzenlemeler yapılarak yeniden oluşturulmalıdır. Örneğin Asgari Ücret Yönetmeliği'nin 6 maddesinde, "...Ücretin, bir günlük olarak belirlenmesi esastır..." hükmü değiştirilmeli ve "...asgari ücretin aylık olarak belirlenmesi esastır." şekline dönüştürülmelidir.
Neresinden bakarsak bakalım bu yıl da asgari ücretten tüm çalışan, emekçi kesimler gibi mühendisler, mimarlar ve şehir plancıları da memnun değildir. TMMOB ile SGK arasında yapılan ve sonrasında SGK tarafından tek taraflı olarak iptal edilen Mühendislik Asgari Ücret Protokolünün uygulanmaması ile birçok meslektaşımız Asgari Ücret Komisyonunca belirlenmiş olan 2.825 TL Ücretle çalışmak zorunda bırakılmıştır.
Mesleğine, emeğine ve geleceğine sahip çıkan mühendisler olarak;
Sendikalaşmanın önündeki engeller kaldırılmalı ve sendikalaşma zorunlu hale getirilmelidir.
İşten çıkarmalar Covid-19 süresince kesin olarak yasaklanmalıdır.
İşsizlik sigortasından yararlanma koşulları ve ödenek miktarı iyileştirilmelidir.
Covid-19 koşullarında işsizlik ve kısa çalışma ödeneğinden yararlanmada ön koşul aranmamalıdır.
İşsizlik Sigortası Fonu’nun amaç dışı kullanımına son verilmelidir.
“Herkesin çalışması için, herkesin daha az çalışması” ilkesi doğrultusunda haftalık çalışma süresi gelir kaybı olmaksızın 37,5 saate, fazla mesailer için uygulanan yıllık 270 saat sınırı, 90 saate düşürülmelidir.
İş başında eğitim adı altında çırak, stajyer, kursiyerlerin ve bursiyerlerin ucuz işgücü deposu olarak kullanılması uygulamasına son verilmelidir.
Kadın istihdamının artırılması ve işsizliğinin azaltılması için işgücü piyasalarındaki cinsiyetçi uygulamalara son verilmeli, ev içi bakım hizmetleri devletin gereken nitelikli, yaygın ve ücretsiz bakım hizmetlerini sağlaması ile kadının üzerinden alınmalıdır.
İşyerlerinde pandemi sürecinde, kod 29 maddesi ile işten çıkarma tehdidi çokça artmış, bu şekilde işten çıkarılan işçiler ise gerçeğe aykırı bu bildirim nedeniyle yeni iş arama süreçlerinde karşılarına çıkan 29 kodu nedeniyle de ciddi sıkıntılar çekmektedirler. Bu sebeple kod 29 maddesini gerekçe göstererek keyfi işten çıkarmalar yasaklanmalıdır.
SGK, tek taraflı fesih ettiği “Asgari Ücret Protolokolü”nü tekrar yürürlüğe almalı ve mühendislere düşük maaş uygulamasından vazgeçilmelidir. Kamu, özel ve serbest çalışan meslektaşlarımıza üç yarı yasal asgari ücret tanımı söz konusudur. Bu uygulamanın değiştirilmesi, tek bir asgari ücret belirlenmesi noktasında TMMOB’nin de taraf olması yönünde yasal düzenlemeler yapılmalıdır.