Dünyayı 13 aileden oluşan küresel bir güç yönetiyor

Buse Biçer ile 9. Kocaeli Kitap Fuarına katılan Prof. Dr. Ramazan Kurtoğlu, “Dünya kim tarafından yönetiliyor” sorusuna cevap verdi:

Aydın Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ramazan Kurtoğlu ve Haber Türk programcısı Buse Biçer , “Dünyayı Kim Yönetiyor” konulu bir söyleşi gerçekleştirdi. Buse Biçer’in moderatörlüğünde gerçekleşen söyleşide Ramazan Kurtoğlu, dünyayı 13 aileden oluşan bir küresel güç merkezinin yönettiğini belirterek, “Dünya servetinin yarısı bu 13 ailenin elinde. Dünyadaki tasarruf kağıtları da bu ailelerin elinde” dedi.

Yahya Kaptan Salonu’nda ve TV programı tadında gerçekleşen söyleşide Buse Biçer, Prof. Dr. Kurtoğlu’na  “Dünyayı Kim Yönetiyor?” sorusunu sorarak başladı. Bu sorunun cevabının çok merak edildiğini anlatan Kurtoğlu, soru öncesinde Müslümanların içinde bulunduğu duruma ışık tutmak istediğini söyledi. Yüce Allah’ın, Peygamberimiz aracılığıyla Kuran’ı Kerim’i bize verdiğini anlatan Kurtoğlu, “Yüce Kur’an’ın 700 adet ayeti akılla ilgilidir. Yüce Allah bizlere, ‘Siz aklınıza danışmaz mısınız?” diye sorar. Biz böyle bir yüce kitaba sahipken, onun dediklerini yapmadığımız için bu haldeyiz” şeklinde konuştu. 

Prof. Dr. Kutoğlu söyleşide batının Müslüman Türklere karşı tarihten bu yana takındıkların tavra dikkat çekti. Müslüman Türkün, dini ve ekonomisinin batının tehdidi altında olduğunu kaydeden Prof. Dr. Kurtoğlu, “Bu nedenle çok dikkatli olmalıyız. Kur’an’ın ilk ayetini yerine getirmemiz gerekiyor. Okumadığımız için bilim düşünce ve teknoloji de üretilemiyor. Bu farkı yaratmak için oku ayetini iyi anlamamız gerekiyor” dedi.

Kurtoğlu, söyleşide “İsrailliyet düşüncesi” olarak bilinen ve kadını toplumdan uzaklaştıran düşünce yapısı hakkında bilgi aktardı. Bu düşünce yapısı ile kadının toplumdan itildiğini anlatan Kurtoğlu, şöyle konuştu: “Kadın toplumun yarısıdır, diğer yarısını da doğurur ve eğitir. Ama artık kızlarımızı okutuyoruz. Bu beladan kurtulacaksak kadınlar sayesinde kurtulacağız. Bu ülkeyi kim alevi sünni, solcu-sağcı diye bölmeye çalışırsa o iyi niyetli değildir. Kadınlarımızın toplumun her kesimde olması gerekiyor. Müslüman toplum, bilim düşünce ve teknoloji üretemiyor. Bu farkı yaratmak için oku ayetini iyi anlamamız gerekiyor.”

İlgiyle izlenen söyleşide Ramazan Kurtoğlu dünyada 7,5 milyar insan olduğunu kaydederek, “Bu insanların 2 milyarı susuz, 1,5 milyarı ise aç yatıyor. Halbuki Peygamberimiz, ‘komşusu açken, tok yatan bizden değildir’ diyor. İslam dünyasını başı açık kapalı diye tartıştık. Halbuki, tartışmamız gereken zekattı. Bunu tartışmadık çünkü bu konudan maraza çıkmazdı ama başörtüsünden çıktı” dedi.

Tarihi bilgilerin ışığında gerçekleşen söyleşide Prof. Dr. Kurtoğlu, batının neden Türklerden korktuğunu verdiği kronolojik bilgiyle dikkat çekti. Türklerin 4. Yüzyılda Attila ile birlikte Karadeniz’in altından geçerek Macaristan’a geldiklerini ve batıyı şekillendirdiklerini hatırlatan Kurtoğlu, şöyle konuştu: “432 de Doğu Roma yıkıldı. 1071 Romen Diyojeni Alparslan tarumar etti. 1453’te, 21 yaşında bir Müslüman Türk, Doğu Roma’yı yendi. Bu aynı zamanda ‘Yenilmez Türk’ algısını oluşturdu. Ancak 1689’da Karlofça anlaşması ile ilk kez siyasi ve askeri açıdan kaybettik. Karlofça, 300 yıldır yediğimiz tokatların ilk adımıdır” diye konuştu.

Prof. Dr. Kurtoğlu, batının neden her zaman Müslüman Türklerden korktuğuna dini ve tarihi açıdan açıklama getirdi. “Bugünkü İŞİD’in, PYD’nin, PKK’nın başımıza ördüğü problemlerin başı da Karlofça antlaşmasıdır” diyen Prof. Dr. Ramazan Kurtoğlu, “Biz ayağa kalktıkça batı bizi indirmek istiyor. O nedenle bize para tuzağı kuruyorlar. Bizi cephede yenemediler para oyunlarıyla tarumar ettiler. Bor kaynakları bizim elimizde. Dünya rezervinin 11 tonu Anadolu’da bulunuyor. Toryumun yüzde 60’ı da yine bu topraklarda. Bu konu ile çalışan profesörlerimizin öldürülmesi tesadüf müdür? Bu topraklar onların dini için de önemli. Anadolu’ya tanrının yürüdüğü topraklar diyorlar. Hristiyanlık için bu topraklar çok önemli ama bu topraklar kıyamete kadar Müslüman Türk’ündür” dedi. 

Söyleşide, batının Müslüman Türkler üzerindeki oyunlarından birinin de dinler arası diyalog olduğu kaydedildi. Prof. Dr. Kurtoğlu, bu aşamada sözü dolaylı olarak FETÖ elebaşına getirerek, “Malum şahsın yapmak istediği de buydu. Peygambersiz bir İslam yaratmak istiyorlar. Dünyada sadece İslam liderlerinin mezarları vardır. Hristiyan, Yahudi liderlerin mezarları yoktur. Selçuk’taki Meryem Evi’nin Papa tarafından takdis edilmesiyle Türk yurdunda bir Vatikan hortlatılmak isteniyor” şeklinde konuştu. 

Prof. Dr. Kurtoğlu, tüm bu anlatımların ardından söyleşisinin başındaki “Dünya kim tarafından yönetiliyor?” sorusuna cevap verdi. Dünya servetinin 80 trilyon dolar olduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Kurtoğlu, ama sanal olarak dönen paranın 830 trilyon dolar olduğuna dikkat çekti. Dünyayı 13 aileden oluşan bir küresel güç merkezinin yönettiğini söyleyen Prof. Dr. Kurtoğlu, “Dünya servetinin yarısı bu 13 ailenin elinde. Dünyadaki 36 milyon şirketin 35 milyonu bu ailelere ve bu ailelerin banka ve holdinglerine bağlı” dedi.

Konuşmasının sonunda Türkiye’nin tarih boyunca batının hedefi olduğunu tekrarlayan Kurtoğlu, herkesin neye inanıyorsa vatana sahip çıkması gerektiğini kaydetti. Prof. Dr. Kurtoğlu sözlerini, Mehmet Akif Ersoy’un, “Allah bu millete bir daha İstiklal Marşı yazdırmasın” sözleriyle tamamladı.