BURSA (AA) - Bursa'nın Mudanya ilçe Belediyesi, "Yeniden Temiz Bir Marmara" sloganıyla Mudanya Deniz Çalıştayı düzenledi.
İlçedeki Uğur Mumcu Kültür Merkezi'nde düzenlenen çalıştaya, sivil toplum kuruluşlarının temsilcilerinin yanı sıra çok sayıda davetli katıldı.
CHP Yerel Yönetimlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Seyit Torun, çalıştayda yaptığı konuşmada, Marmara Denizi'nin hem jeopolitik konumu hem de ekosisteme etkisi bakımından Türkiye için çok büyük önem taşıdığını söyledi.
Türkiye'nin nüfus, sanayi ve ekonomik açıdan önemli şehirlerinin Marmara Denizi'nin çevresinde bulunduğunu belirten Torun, şöyle konuştu:
"Ülke nüfusunun yüzde 30'a yakını bu bölgede yaşamaktadır. Turizm açısından da cazibe merkezi olan bölge, ticari potansiyeliyle birlikte ülkemiz ekonomisi için ciddi bir değer taşımaktadır. Maalesef Karadeniz'i Ege'ye bağlayan, Avrupa ve Asya kıtasını birbirinden ayıran bu iç denizimiz, ciddi bir kirlilik tehdidiyle de karşı karşıyadır. Ülkeyi 19 yıldır yöneten siyasi iktidar ne yazıktır ki Marmara Denizi'nin kirlilikten korunması için gereken adımları atmakta yetersiz kalmıştır. Marmara Denizi'ndeki kirliliğin ve kirlilik tehlikesinin ortadan kaldırılması için şüphesiz vatandaşlarımıza, yerel yönetimlere, üniversitelere, sivil toplum örgütlerine düşen görevler vardır."
Marmara Denizi'ndeki kirliliğin envanterinin çıkartılıp, gereken adımların atılması gerektiğini dile getiren Torun, tüm bunların merkezi ve yerel yönetimlerin iş birliğiyle yürütülmesi gerektiğini ifade etti.
Torun, Kanal İstanbul projesine karşı olduklarını, projenin Marmara Denizi'ni tehdit ettiğini savunarak, etkinliği düzenleyen Mudanya Belediyesine teşekkür etti.
- "Sosyal Demokrasinin Çevre Politikaları"
CHP Doğa Hakları ve Çevreden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Ali Öztunç da "Sosyal Demokrasinin Çevre Politikaları" konulu sunumunda gelecek nesillere yaşanabilir bir dünya bırakmak istediklerini kaydetti.
Hükümetin çevre konusundaki politikalarını eleştiren Öztunç, "Bu yıl da maalesef çok büyük bir yangın yaşadık. Türkiye, Akdeniz çanağında, bu yıl İtalya'da da yangın oldu, Yunanistan'da, İspanya'da, Portekiz'de de oldu, doğru ama söndü, söndürülebildi. Türkiye'de denize ulaştı da bitti yangınlar." dedi.
Marmara Denizi'ndeki problemin eski olduğunu anlatan Öztunç, şöyle devam etti:
"Derin deşarj diye İstanbul'dan kaynaklı bir şey var, bir de Ergene var. Biz, milletvekili arkadaşlarımızla birlikte bir Ergene çalışması yapmıştık. Ergene yanlış hatırlamıyorsam Çorlu'dan Marmara Denizi'ne 45 metreden derin deşarjla deri organize sanayi bölgesinin atığını veriyorlar. Marmara Denizi bugün bu hale geldiyse ve bir gün sabah uyandığınızda Marmara Denizi'ni çamur gibi gördüyseniz bunun sorumlusu insandır, biziz, siyasetçilerdir, yerel yöneticilerdir. Sadece AK Parti dönemini kast etmiyorum, onlardan öncekiler de dahil olmak üzere ki yine hocamdan öğrendiğim kadarıyla başta Bedrettin Dalan'dır."
Öztunç, Marmara Denizi'ndeki kirliliğin sadece denizdeki canlıları değil, denizin çevresinde yaşayan herkesi etkilediğine işaret etti.
Çalıştayda ayrıca eski bakanlardan Murat Karayalçın, hidrobiyolog Levent Artüz, İtalya Pisa Üniversitesinden Prof. Francesco Luigi Cinelli, WWF Akdeniz Ofisi Temsilcisi Dr. Paolo Guglielmi, Bursa Uludağ Üniversitesinden Dr. Öğr. Üyesi Serkan Gündüz de sunum gerçekleştirdi.